Soru: Son senelerde, özellikle Batı menşeli kitaplar okuyup yabancı ülke gören kimselerde, profesyonelce çalışmak gerektiğine dair fikirler ağır basıyor. Bu düşünce zımnen bazı hizmet erlerini amatörlükle ve acemice hareket etmekle itham manasını da taşıyor. Bu zaviyeden, profesyonel olmanın ölçüsü nedir ve profesyonelce düşünmeye bakışımız nasıl olmalıdır?
-Günümüzde daha çok bazı fantezilerin ve lükslerin peşinde olmaya profesyonellik deniyor. Bizim, bu türlü lükslere girerek kendi değerlerimize karşı saygısızlık yapmamamız gerekir. (02.06)
-Sizin yol ve üslubunuzun esasları Allah’a ve Rasûl-ü Ekrem’e dayanıyorsa, ayrıca ehilleri tarafından çok ciddi şekilde ele alınıp değerlendirilmiş ve erbabının hüsn-ü kabulüne mazhar olmuşsa, bunlara karşı alâkasız kalma dinden ve kendi kültür mirasından pişmanlık duyma demektir. (04.30)
-Hakikatler lükslerle kirletiliyor; insanlara farklı bir kısım şeyler söyleme sevdasından dolayı, bazı meseleler sadece yenilikleri nazar-ı itibara alınarak, tutarlı olup olmadıklarına bakılmadan ifade ediliyor ve yaygınlaştırılıyor. Oysa, her yeni şeyin isabetli olduğu söylenemez. (06.07)
-İnsanlık tarihinde bütün değişimleri gerçekleştirenler amatör ruhlar olmuştur. (08.40)
-Dünyanın her tarafında takdire şayan olan ve her yerde felsefesi üzerinde durulan bir hareketin başarılarını yok sayarak, illa farklı bir üslup ortaya koymaya çalışmanın kendini ifade etme dışında bir manası yoktur. Böyle bir gayret, hakikate ışık tutmaya ve insanlığın geleceğini aydınlatmaya matuf değildir; insanın kendi bencilliği etrafında çırpınıp durması demektir. (09.32)
-Bir insan ne ölçüde kendi bildiğine gidiyorsa, bilgileri doğru bile olsa, o ölçüde Allah’ın bildiğinin aksine gidiyor sayılır. Kendini görmeye ve göstermeye gayret ettiği nispette Allah’ı görmez hale gelir. (10.52)
-Lüks meftunu bencillerde tamir duygusu olmaz; çünkü, onlar her şeyi doğru yaptıklarına inanırlar. Dolayısıyla, onlar mü’minlerin arasında bulunsalar da hep yanlışlıklar içinde debelenip durur ve sonunda da devrilir giderler.. namaz kılarken, oruç tutarken ve Kabe’yi tavaf ederken de olsa devrilir giderler. (12.20)
-İman hizmetine gönül verenlerin ilklerinden hiçbiri profesyonel değildi; fakat, Allah’ın izni ve inayetiyle çok büyük dahilerin yapabileceği işlere muvaffak oldular. (13.38)
-Şimdiye kadar sevgi okullarını başarılı kılan önemli unsur profesyonellik değildir, Allah’ın inayeti ve arkadaşların fedakarlıklarıdır. Evet, hizmet erleri profesyonellikle değil, gönül heyecanıyla ve fedakarlık ruhuyla muvaffak olmuşlardır. (15.40)
-Daha mükemmele talip olma sâikiyle yeni tekliflerde bulunmak makbuldür; fakat, arkadaşlarımızı hafife almak, hele kurumsallaşma adı altında kendi esaslarımızdan tavizler vermek ve başkalarını onlara tercih etmek inhirafttır. (17.33)