Sevgili dostlar,
Hadis-i şeriflerde, “şeytan çağı” şeklinde tercüme edebileceğimiz “karnü’ş-şeytan” tabiri geçmektedir. “Karn” çağ, asır, yüz yıl demek olduğu gibi, boynuz ve kuvvet manalarına da gelmektedir.
Nitekim İnsanlığın İftihar Tablosu (aleyhi ekmelüttehaya), bir hadis-i şeriflerinde: “Güneş doğarken de batarken de namaz kılmayın. Çünkü güneş şeytanın iki boynuzu arasından doğar, iki boynuzu arasından batar.” buyururken “karnü’ş-şeytan” kelimesini kullanmıştır ki hadisçilere göre burada karn ile kastedilen “şeytanın iki boynuzu, başının iki tarafı”dır. Bu hadiste, şeytanın güneşin doğduğu yer hizasında dikildiğine ve böylece güneşe tapanların güneş için yaptıkları secdenin adeta şeytan için yapılmış olduğuna işaret edilmektedir.
Karn kelimesinin çağ manasına kullanıldığı hadisler arasında da şöyle bir rivayet mevcuttur: Bir gün Allah Rasûlü (sallallahu aleyhi ve sellem) şu şekilde dua etmiştir: “Allah’ım! Şam’ı ve Yemen’i mübarek kıl!” Orada bulunanlardan biri “Ey Allah’ın Rasûlü! Necid’i de…” deyince Sâdık u Masduk Efendimiz yine “Allah’ım! Şam’ı ve Yemen’i mübarek kıl!” duasını tekrar etmiştir. O şahıs bir kere daha “Ey Allah’ın Rasûlü! Necid’i de…” deyince, Peygamber Efendimiz (aleyhissalatü vesselam) “Orada (Necid) depremler ve fitneler görülecektir. Ve karnü’ş-şeytan oradan ortaya çıkacaktır!” diye cevap vermiştir.
İşte bugün paylaşacağımız yeni çay faslında muhterem Fethullah Gülen Hocaefendi özetlediğimiz hadis-i şeriflere dikkat çekerek sözlerine başladı. Rasûl-ü Ekrem (sallallahu aleyhi ve sellem) ile yeni bir bahara giren dünyadan çok rahatsız olan şeytanın daha Saadet Asrı’nda olanca gücü ile hücuma geçtiğini; sonraki devirlerde de Müslümanlar ne zaman birlik ve beraberlik içinde dünyaya yön verecek hale gelmişlerse, yine İblis’in o asrı bir şeytan çağı haline getirebilmek için bütün avenesiyle mücadele ettiğini anlattı. Tarih boyunca “şeytan çağı” olmaya namzet devirlerden misaller verdi.
Muhterem Hocaefendi son dönemde belli sahalarda belini doğrultmaya başlayan Müslümanların bugün de şeytanın büyük saldırılarına maruz kaldığını, mevcut ihtilaf ve iftirakların, haset ve yanlış yorumlanan tenafüslerin arkasında şeytanın tasallutu bulunduğunu ifade etti.
19:16 dakikalık ses ve görüntü dosyaları halinde arz edeceğimiz bu hasbihalde kıymetli Hocamız bir nevi “uhuvvet çağrısı”nda bulunarak, kim ne yaparsa yapsın, aklı başında müminlerin şeytanın oyununa gelmemeleri ve kardeşliği muhafaza etmek için her türlü fedakarlığa katlanmaları gerektiğini vurguladı.
Dualarınıza vesile olması istirhamıyla…