Sevgili dostlar,
Cenâb-ı Hak, Hazreti Davud ve Hazreti Süleyman’a (alâ nebiyyina ve aleyhime’s-salâtü vesselam) ilim, hikmet ve nihayet saltanat bahşetmiş; onları mümin kullarının çoğuna üstün kılmıştı.
Hazreti Süleyman, veraset, nübüvvet ve hakimiyette babası Hazreti Davud’a vâris olmuş; kendisine “kuş mantığı” gibi pek çok hususta eşyanın sırları açılmış, cinlerden rüzgarlara kadar mahlukat onun emrine musahhar kılınmıştı.
Günün birinde, Hazreti Süleyman, cinlerden, insanlardan ve kuşlardan oluşan ordusunu toplamış, teftişten geçirmiş ve hepsini birlikte düzenli olarak sefere sevk etmişti. “Karınca Vadisi”ne ulaştıklarında, onları gören bir karınca, “Ey karıncalar, haydin yuvalarınıza girin. Süleyman ve orduları, sizi fark etmeyerek ezip çiğnemesinler!” diye seslenmişti.
Kur’an-ı Kerim, bu hadiseyi özetledikten sonra karıncanın sesini duyup anlayan Hazreti Süleyman’ın bu harikulade mazhariyete nasıl mukabelede bulunduğunu şu ifadelerle anlatır:
فَتَبَسَّمَ ضَاحِكاً مِنْ قَوْلِهَا وَقَالَ رَبِّ أَوْزِعْنِي أَنْ أَشْكُرَنِعْمَتَكَ الَّتِي أَنْعَمْتَ عَلَيَّ وَعَلَى وَالِدَيَّ وَأَنْ أَعْمَلَ صَالِحاً تَرْضَاهُ وَأَدْخِلْنِي بِرَحْمَتِكَ فِي عِبَادِكَ الصَّالِحِينَ
“Onun sesini işiten Hazreti Süleyman gülercesine tebessüm etmiş ve Cenab-ı Hakk’a şöyle yakarmıştı: Ya Rabbî! Beni nefsime öyle hâkim kıl ki gerek bana gerekse ana-babama ihsan ettiğin nimetlere şükredeyim, Seni razı edecek güzel ve makbul işler yapabileyim. Bir de lütfedip rahmetinle beni hayırlı kulların arasına dahil eyle!” (Neml sûresi, 27/19)
Muhterem Fethullah Gülen Hocaefendi’ye, zikrettiğimiz ayet-i kerimeyi ve Hazreti Süleyman’ın duasını sorduk. Kıymetli Hocamızın bu sualimize verdiği cevabın 19:43 dakikalık bölümünü bugünün nağmesi olarak sesli ve görüntülü dosyalar halinde arz ediyoruz.
Dualarınıza vesile olması istirhamıyla…