237. Nağme: Kömürü Elmas Yapan İmtihanlar ve Hocaefendi’nin Hissiyatı

237. Nağme: Kömürü Elmas Yapan İmtihanlar ve Hocaefendi’nin Hissiyatı

Mp4 indir

HD indir

Share

Paylaş

Kıymetli arkadaşlar,

Bugünkü tefsir dersinde Ankebût Sûresi’nin ilk on beş ayetinin müzakeresini tamamladık. Hem arkadaşlarımızın arz ettikleri özetler hem de muhterem Fethullah Gülen Hocaefendi’nin tashih, tasdik ve tavzihleri o kadar güzeldi ki zannediyoruz o esnada mescidimizde bulunup anlatılanları dinleyen herkes manen doyduğunu hissetmiştir.

Sadece bir iki ayetle ilgili açıklamaların derinlik ve güzelliğini gören kardeşlerimizin dersin umumu hakkında bir fikir edinebilecekleri düşüncesiyle bu nağmede muhterem Hocamızın şu ilahî beyan ile alakalı sözlerini ve ders halkasındaki bazı arkadaşlarımızın Hocaefendi’nin beyanlarına girizgah/vesile olan birkaç cümlesini paylaşacağız.

الم أَحَسِبَ النَّاسُ أَنْ يُتْرَكُوا أَنْ يَقُولُوا آمَنَّا وَهُمْ لاَ يُفْتَنُونَ وَلَقَدْ فَتَنَّا الَّذِينَ مِنْ قَبْلِهِمْ فَلَيَعْلَمَنَّ اللهُ الَّذِينَ صَدَقُوا وَلَيَعْلَمَنَّ الْكَاذِبِينَ

Elif, Lâm, Mîm. Müminler sadece “İman ettik” demeleri sebebiyle kendi hallerine bırakılıvereceklerini, imtihana tâbi tutulmayacaklarını mı zannettiler? Biz elbette kendilerinden önce yaşamış olanları denedik. Allah şüphesiz şimdiki müminleri de imtihan edip iman iddiasında sadık olanlarla, samimiyetsiz olanları elbette bilecektir.” (Ankebût, 29/1-3)

Muhterem Hocamız öncelikle ayet-i kerimenin meali verilirken “Allah… bilecek” denmesi ve Cenâb-ı Hakk’ın bilmesinin gelecek zaman kipiyle ifade edilmesi meselesine açıklık getiriyor. Akabinde imtihanın manası üzerinde duruyor ve bu konudaki bir hatırasını anlatıyor. Daha sonra da türlü türlü imtihanları sıralayarak onları kazanmanın ve Cennet’e ehil hale gelmenin vesilelerini dile getiriyor.

Muhterem Hocaefendi, imtihanları başarıyla geçebilmenin esaslarına dikkat çekme sadedinde Rasûl-ü Ekrem (sallallahu aleyhi ve sellem) Efendimiz’in, Ebû Zer hazretlerinin şahsında bütün ümmet-i Muhammed’e şöyle buyurduğunu ifade ediyor:

جَدِّدِ السَّفِينَةَ فَإِنَّ الْبَحْرَ عَمِيقٌ

وَخُذِ الزَّادَ كاَمِلاً فَإِنَّ السَّفَرَ بَعِيدٌ

وَخَفِّفِ الْحِمْلَ فَإِنَّ اْلعَقَبَةَ كَئُودٌ

وَأَخْلِصِ الْعَمَلَ فَإِنَّ النَّاقِدَ بَصِيرٌ

“Gemini bir kere daha elden geçirerek yenile, çünkü deniz çok derin. Azığını tastamam al, şüphesiz yolculuk pek uzun. Sırtındaki yükünü hafif tut, çünkü tırmanacağın yokuş sarp mı sarp. Amelinde ihlaslı ol, zira her şeyi görüp gözeten ve hakkıyla değerlendiren Rabb’in senin yapıp ettiklerinden de haberdârdır.”

Kıymetli Hocamız insanın kendi kendisiyle de imtihan olduğunu belirtirken şu günlerdeki ruh haletini, derse hangi şartlarda çıktığını ve ne türlü hislerle dolu bulunduğunu da seslendiriyor.

Hocaefendi, farklı imtihan unsurlarından bahsettikten ve asrımızdaki fitnelerin dehşetine dikkat çektikten sonra anne babayla imtihan mevzuunda da önemli esaslara değiniyor. En sonunda ise, en büyük kayıp olarak “kazanma kuşağında kaybetme” talihsizliğine vurguda bulunuyor.

Dersin 19:50 dakikalık bölümünü dualarınıza vesile olacağı ümidiyle arz ediyoruz.