172. Nağme: Niçin Ümitsiz Olalım ki!..

172. Nağme: Niçin Ümitsiz Olalım ki!..

Mp4 indir

HD indir

Share

Paylaş

Sevgili Dostlar,

Evvelâ; Cenâb-ı Hakk’ın lütf u ihsanı olan güzellikleri elimizden geldiğince sizlere de ulaştırmaya çalışıyoruz. Fakat, sosyal medyaya dair işler asıl vazifelerimizin yanında “nafile” kabîlinden olduğundan zaman zaman “nağme”leri hazırlayıp yetiştirmekte zorlanıyoruz.

Muhterem Hocamıza bir saatlik dersi arz edebilmek için bile bizim üç dört saat çalışmamız gerekiyor. Elhamdulillah dersler bir başlayınca da günlük koşturmaca ve sair sorumluluklarımız her an biraz daha artarak devam ediyor. Dolayısıyla bazen yeni paylaşımlar isteyen dostlarımızı ziyadesiyle bekletmiş oluyoruz. Gecikmelerden ve az da olsa boş geçtiğimiz günlerden dolayı affınızı istirham ediyoruz.

Sâniyen; Twitter hesabımıza ve Facebook sayfamıza bazen yakışıksız mesaj ve yorumlar yazılıyor. Arkadaşlarımız da hemen onlara cevap yetiştiriyor ve aynıyla olmasa da kendilerine yakışmayacak şekilde mukabelede bulunuyorlar. Bu da inatlaşmadan ve kalblerin arasını daha da açmadan başka bir işe yaramıyor. Keşke biz üzerimize düşeni yapsak; faydalı bulduğumuz sözleri paylaşsak, başkalarının da istifade etmeleri için uğraşsak ama asla kötülerle meşgul olmasak ve çirkin lafları hiç kâle almasak. Vicdanı ölmemiş olanlar da mutlaka bir gün gerçekleri görür ve müstefid olurlar; bu hususta kavlî ve fiilî dua etsek.

Sâlisen; bazı dostlarımız da “nağme”lerle ilgili mülahazalarını yazarken “Keşke ben de orada olsaydım!.. Sizin yerinizde olmak için neler vermezdim!..” türünden cümleler serdediyorlar. Böyle ifadeler bir hasret, özlem ve hüsn-ü zannın yansımaları olması açısından güzel sayılabilir. Fakat buna da küçük bir şerh koymak istiyoruz: Muhterem Hocamız hemen her zaman “yakın körlüğü”nden bahsediyor; “mesafe açısından çok yakın ama gerçekte uzaklardan uzak kimseler olabileceği gibi, dünyanın diğer ucunda yaşadığı halde yakınlardan daha yakın insanların da bulunduğunu” anlatıyor. Asıl yakınlık ve beraberliğin duygu, düşünce ve gaye birliğinden geçtiğini belirtiyor. İnşaAllah biz uzaklardan değilizdir; fakat sizlerin çoğunuzun yakınlardan yakın olduğunuza inanıyoruz. Şayet her birimiz Mevlâ-yı Müteâl’in şahsımız için takdir buyurduklarına razı olur ve elimizdeki imkanları en iyi şekilde değerlendirip konumumuzun hakkını vermeye çalışırsak Hazreti Üstad’ın şu sözüne dahil olacağımızı ümit ediyoruz:

Birimiz şarkta, birimiz garpta, birimiz cenupta, birimiz şimalde, birimiz âhirette, birimiz dünyada olsak, biz yine birbirimizle beraberiz.

Bu duygularla, bugünkü nağmemizde de 09:40 dakikalık yeni bir hasbihali sunuyoruz.

Dualarınız istirhamıyla…